Anne olmadan önce neydin?
- Anneeee… biliyormusun sen Ada’nın annesi olmadan önce de benim annemdin… peki ben doğmadan önce neydin?
(diye cıvıldayarak sordu Mira…)
- Banu’ydum, seninle birlikte Anne Banu oldum…
(dedim - iyi halt yedim)
- YAAA ama SADE Banu olmamalısın, hep benim annem olmalısın…
(dedi, gözleri çakmak çakmak oldu, doldu, yüksek sesle mızırdanmaya başladı…)
- Mira’cım sen doğmadan önce çocuğum yoktu, kimse bana anne demiyordu. Seni doğururken ben de anne oldum… yaaa… düşün ne kadar özelsin sen… seni çok seviyorum… niye bu kadar üzüldün ama? ben senin sayende anne oldum. teşekkür ederim… kem küm hem hüm…
(şeklinde durumu toparlamak üzere saçmaladım)
- Hayır ama ben özel olmak istemiyorum. annesiz doğmadım. ben doğmadan önce sen anne oldun… ben küçücük bebektim. sen zaten büyüktün, zaten bana nasıl bakacağını biliyordun, zaten anneydin. önce sen anne oldun, sonra ben doğdum… ben karnında annesiz yanlız bebek olmak istemiyorum.
(diye boncuk boncuk ağlamaya devam etti…)
- ………………….
(bir şey demeye devam edersen daha da ortalığı batıracağımın farkına vardım, sustum, sarıldım)
Öpüştük, sakinleştik, gülüştük ama bir kez daha kaş yapayım derken göz çıkarttığımı hissettim. Bir bakıma haklıydı yavruş; rahmime değil ama yüreğime bir bebek düşmesi ile anne olmuştum ben zaten…
Yine de aklım şu sade Banu olduğum zamanlara takıldı ister istemez… Geriye dönüp baktım. Etki bağı olmasa da, zamanlama olarak benim yavrulamam ile hayatımdan uzaklaşmış 1-2 arkadaşım var; yoklukları aklıma gelince kalbim hala biraz buruluyor. Ama eksikliğine çok ciddi hayıflandığım tek şey; ZAMAN… Çocuksuz değil de sorumsuz olduğum günlerimi kıskanıyorum içten içe… Ulan diyorum şimdi bir elime geçirsem; onca boş zaman ile o boş kafayı… Çok tehlikeli bir duygu bu kıskançlık; bir gün gelecek benim yavrum da farkında bile olmadan o sorumsuz günlerden geçecek ama ben özlemini duyduğum o zamanın çok farkında olacağım. O kıymetini bil(e)meyecek; benim için kıymetli olanın… İşte o gün geldiğinde tam bu noktada kendime b.k yeme otur diyebilecek kadar kendimde olabilmeyi diliyorum.
Neyse şimdi neydik, ne olduk, ne olcaz diye hayıflanamayacağım. Bakın; sade de iyiydim ama; önce orta şimdi çok şekerli oldum; artık tadımdan yenmez
evet tadinizdan yenmez sizin! bir ara gelsek de yesek diyorum
maaşallah, maaşallah. Çok zeki , çok akıllı bir kız Mira. Bence çok hayıflanma , bu akıl küpü her daim her şeyin farkında olur. Zamanın değerinin de.
Sevgiler
şekerli ve çok tatlısınız böyle ama
Banu’cum aynı tilkiler benim de hep kafamda dönüyor eskiye özlem sorumsuz özgür günler. İkisi bir arada olabilseydi di mi gene de imrenecek birşeyler her zaman bulurduk belki.
ne iyi olurdu arada zamanda geçiş yapabilseydik -fazlaca fantastik film izleyen ben-
çok öpüyorum çok mutlu gördüm sizi maşallah diyorum
evet haklı galiba. biz bi bebeğim olsun artık demeye başladığımızda başlıyor anneliğimiz aslında.
fotoğraf harika!
yavrusuz banuyu bilmiyorum ama yavrulamış banu ve çocukları pek güzel. ben gelince görüşelim artık ıtır ve senle…
bir çocuğun bu yaşta bu kadar ince düşünebilmesine şaşkın ve hayran bakakaldım okurken. bu nasıl bir histir ya Rabbi! maşaAllah
evcilik oyunlarından başlıyoruz aslında anneliğe, çok güzeller maşallah ikisine de ve sizede ayrıca.
Yazınıza istinaden bugün okuduğum bir makaleyi paylaşmak istedim…
http://www.ntvmsnbc.com/id/25235270/#storyContinued
mutlu günler dilerim…
Gözlerim doldu Banu. Ne güzel düşün(dür)müş Mira…
mikemmel anne
ozledim seni
aileni
hepimiziiii
merhabalar kendı blogumu acmadan once sızı takıp eder mıranın fotograflarına bakıpseverdım sonra nedense ben sızı kaybettım sımdı eskı bır dostu bulmus gıbı sevındım mıra buyumus bırde kardesı olmus masallah hayırlı olsun mıra cok guzel bır kız olmus bayıldım…
szı tekrar gordugume sevındım
sevgıler