Archive

Archive for the ‘hatırlamalık’ Category

İkinci Ay… Üçüncü Ay… Dördüncü ay…

Eylül 9th, 2008 banu No comments

Mira ikinci ayında… Evimize döndük. Yerleşmeye çalışıyoruz. Fotoğraflardan belli olmasada her yer, her yerde… Toplanacak, acelemiz yok diye telkinde bulunuyorum :) Arada ofise gidip geliyorum ama daha çok evdeyim. Diğer yandan bakıcımız Hatice ile tanışma çalışmalarındayız. Aslında Hatice işe başlayalı 3 ay oluyor. Tabi bu süre zarfında biz burada yoktuk, o ayrı bir konu… “Mira’ya bakmam için önce sana bakmam gerekiyor, abla… Şimdi ben seni besleyim, sen Mira’yı… değil mi abla?” diye Mira’nın yanısıra benim de peşimde. Biten suyumu dolduruyor, 2 litre daha içecem demiştin diye hatırlatıyor, ne desem kulak kabartıyor… Annemin hanımı kadar kadar hamarat değil, ben de annem kadar hamarat değilim sonuçta… A.B.A.‘dan seçtiğim aktiviteleri işaretledim. Bunları Hatice’ye de anlattım. Ben çalışırken Mira ile oynuyor. Ama ben lohusalıktan mıdır nedir zaman zaman Mira’yı kıskanıyorum… Kimse bakmasın, hep ben bakayım duyguları içindeyim… Neyse ki mantıklı oğlak burcum hemen devreye giriyor da lohusalığıma ince ayar yapıyor.

Read more…

Categories: ilkler Tags: , , , ,

İlk ay…

Ağustos 28th, 2008 banu 8 comments

İlk ayımızda en önemli olayımız Miracım ile emme, emzirmeyi öğrenmemizdi. Doğumdan önce emzirme ile ilgili olumsuz hikayelerin hepsine kulaklarımı kapattım. Hastanenin emzirme eğitimine gidemedim ama emzirme ile ilgili çok okudum. Bu noktada blog yazarı arkadaşlara çok çok teşekkürler…
Pratik Anne‘nin emzirme üzerine super dosyası…
Açalya’nın anne sütü üzerine döktürdükleri… I - II - III
Archi*Sugar Esra’nın “Anne sütünü ne arttırır?” yazısı
Pi-nik Kuş‘un annesi Ayça o zamanlar henüz yazmamıştı tecrübelerini, sonradan iyi ki yazdı…
Hala da okuyorum, sağolun :)

Herşeyden önce Mira’cımı emzirmek için hazırdım, hatta sabırsızlanıyordum. Teoride çok şey biliyordum ama Mira’cımı ilk elime aldığımda aslında hiçbir şey bilmediğimi anladım. O kadar küçüktü ki… Ben de o kadar şaşkındım ki… Hemşirem hemen olaya el attı.
Öncelikle klasik , beşik pozisyonunda emzirmemin uygun olmadığını, Mira’nın henüz bunun için çok küçük olduğunu söyledi. Futbol topu pozisyonu ikimiz içinde ilk günlerde daha rahat olurmuş.
Yatağımı dikleştirdi. Sağ kolumun altına bir yastık koydu.
Mira’yı, yastığın üzerine, ayakları kol altıma, başı sağ göğsüme gelecek şekilde yerleştirdi.
Ben elimle başını destekledim.
Böylece Mira’cım memeden kopmadan emebildi… Ağzını küçükcük balık gibi açtı, bende elimle başını yönlendirerek doğru hedefi bulmasını sağladım. başardık bu işi :)

Read more…

Doğum Hikayemiz… *

Ağustos 6th, 2008 banu 3 comments

__________________________________________________________________________
* Mira’cım ile tanışmamızın 3. gününde detayları unutmayayım diye yazasım gelmişti…

Pazar günüydü… Mira’nın 40. haftasını tamamlamasına 24 saat kalmıştı. Pazartesi günü doğurmak istemiyordum aslında ben hiç doğurmak istemiyordum . Aklımda türlü türlü bahaneler vardı.

Prenatal yogada geçen hafta gidemediğim için eksik kalan dersimi tamamlamak istiyordum… Türkiye’deki ofisimle bir kere daha konuşmak istiyordum… Çıkıp, geçenlerde cimrilik yapıp almadığım ince bebek battaniyelerinden almak istiyordum… Aslında dedim ya hepsi bahane… Mira’mın karnımdan kaburgalarımı tekmelemesine o kadar alışmıştım ki, ne rahatsızlık verirse versin bunu hissetmeme fikrine daha hazır değildim. Bu düşünceler ile bütün bir pazarı yerimden kıpırdamamaya çalışarak geçirdim. Çok hareket edersem neme lazım doğuruveririmdim:) Gece 11:30′de eşimin yardımları ile yatağa yerleştim. Ayağımın altında 2, başımın altında 2, bacaklarımın arasında 1 yastıkla, hafif yan dönerek, uyabildiğim tek pozisyonu aldım. Merasim ile uykuya dalmamla, uyanmam bir oldu. Nasıl yani yatak mı ıslanmış? Yok canım… Saat 00:05… Teknik olarak Pazartesi olmuş… Mira’cım ilk aylarından beri sürdürdüğü kitap gibi olma özelliğini koruyarak tam 40. haftasını doldurur doldurmaz çıkmaya karar vermiş.

Read more…

Categories: hamilelik Tags: , ,

Bloglansak mı? Bloglanmasak mı?

Ağustos 5th, 2008 banu No comments

… derken Mira’cım neredeyse 6 aylık oldu. Artık daha fazla gecikmek istemiyorum. Henüz küçük bir yumurtayken başlamak istediklerime, Mira’cım tatlı bir cadıya dönüşmeden başlamalıyım. Notları, resimleri, tarihleri bir araya toparlamalı, öncelikle geçtiğimiz 6 ayı hemen özetlemeliyim. Peki “Yaa bloglanalım… Yok yok bloglanmayalım…” derken nereden çıktı bu acele… işte şuradan…

Dün Mira’cım ellerimden tutarak adımlamaya başladı. Astronot gibi ayaklarını kaldıra kaldıra… Zaten yuvarlanıyor, göğsünü kaldırıyor, bi şeyi gözüne kestirince tırtıl gibi kıvrılıyor. Ancak göbişini yerden kaldırıp emeklemiyor. Gideceği yere yuvarlanarak gitmeyi tercih ediyor. Ellerimi tutunca kendini kaldırıyor. Ağırlığını bana verdiğine emin olunca da, işte hiç beklemediğimiz o kocaman kocaman astronot adımlarını atıyor.

Read more…

Categories: ilkler Tags: ,