Home
> düşündürenler, paylaşmalık, yemelik > “eğer gerçek süt içmiyorsanız, gerçek yoğurt yemiyorsanız, gerçek ekmek yemiyorsanız, gerçek et değilse yediğiniz… siz de gerçek bir insan değilsiniz ! ve gerçek olmayan bir şekilde öleceksiniz”
“eğer gerçek süt içmiyorsanız, gerçek yoğurt yemiyorsanız, gerçek ekmek yemiyorsanız, gerçek et değilse yediğiniz… siz de gerçek bir insan değilsiniz ! ve gerçek olmayan bir şekilde öleceksiniz”
güzel bir sunum olmuş,
videoyu paylaştığın için teşekkür ederim,
unut, düşün, yarat ve harekete geç.
diğer sunumları da parça parça izliyorum şimdi :=)
Cok guzelmis. Paylastigin icin cok tesekkurler. Ben de et ile ilgili yasadigim birseyi anlatayim. Bize geldiginizde de soylemisimdir belki, biz Nilufer`e sade et yediremiyorduk. Oyle kofte falan hayatta agzina koymuyordu. Etimizi de marketten aliyorduk. Dun aksam sadece otla, dogal yollarla beslenmis bir dananin etinden yaptim kofteyi. Aksam yemeginde Nilufer yemez diye hic sormadim bile ona. Onun onune corba koydum. Bizim masada da kofte. Neyse Nilufer corbayi degil, kofteyi yemek istedi. Ve 1.5 kofteyi yedi hic israr etmeden, kendiliginden. Cok sasirdik. Sonra farkettik ki kiyma hic oyle diger etler gibi kokmuyor ve gercekten kofteler daha bir guzel olmus. Yani cocuk bile farketti bunu. Hem cok mutlu oldum Nilufer yedi diye, hem de kendimi sucladim niye boyle birseyi simdiye kadar dusunemedik diye. Bundan sonra et konusunda daha dikkatli olmaya karar verdik. Gerekirse hayvani kendimiz alip, 4-5 arkadas toplanip kestirebiliriz belki. En azindan etin nerden geldigini biliriz. Belki de hersey icin bunu yapmak gerekiyor. Nerden geldigini sormamiz lazim. Bu sunum bunu cok guzel anlatiyor.
Zeynep… adına yakışır; tam “reset”lenilecek bir gün olmuş…
Esra… inanmayacaksın ama benim değişeceğine olan inancım yüksek. biz önce tüketen-yok eden sonra yeniden var etmeye çalışan bir ırkız. biz tükenme devrine şahit olduk-oluyoruz, bizim çocuklarımız ise sonrasını görecek.
Nilüfer… benzer bir şeyi biz de yaşadık. Mira muz yemiyordu. Zaten ez kaza yerse kabız oluyordu. Bu sene ilk defa organik pazarda bir tezgahtan organik yerli muz aldık. Bizim muz yemeyen kızımız, günde 2 hatta 3 muzu tezgaha çıkıp kopartıp, yer oldu… üstelik kabız da olmuyor. Demek sadece otla beslenmiş dana eti de satmaya başladılar oralarda… En azından tercih şansı var…
Her sözüne canıyürekten katıldığım bir konuşma… Nedense süper markette sırada beklerken insanların aldıkları gıdaları görünce umut taşıyamıyorum ben Dünyanın parasını abuk sabuk, ne idüğü belirsiz yiyecek ve içeceklere yatırıyorlar, hayret ediyorum… Her yediğimden şüphe etmekten yoruldum. Doğal ve sağlıklı besin arayışımla evde bir düzen oturtmaya çabalıyorum, umarım başarıyorumdur. Paylaştığın için teşekkürler…
güzel bir sunum olmuş,
videoyu paylaştığın için teşekkür ederim,
unut, düşün, yarat ve harekete geç.
diğer sunumları da parça parça izliyorum şimdi :=)
Paylaşımın icin cok tesekkurler. Sonunda gozumden yas geldi.. Belki uyananlar arttıkca birseyler degisir. oyle umalım.
Cok guzelmis. Paylastigin icin cok tesekkurler. Ben de et ile ilgili yasadigim birseyi anlatayim. Bize geldiginizde de soylemisimdir belki, biz Nilufer`e sade et yediremiyorduk. Oyle kofte falan hayatta agzina koymuyordu. Etimizi de marketten aliyorduk. Dun aksam sadece otla, dogal yollarla beslenmis bir dananin etinden yaptim kofteyi. Aksam yemeginde Nilufer yemez diye hic sormadim bile ona. Onun onune corba koydum. Bizim masada da kofte. Neyse Nilufer corbayi degil, kofteyi yemek istedi. Ve 1.5 kofteyi yedi hic israr etmeden, kendiliginden. Cok sasirdik. Sonra farkettik ki kiyma hic oyle diger etler gibi kokmuyor ve gercekten kofteler daha bir guzel olmus. Yani cocuk bile farketti bunu. Hem cok mutlu oldum Nilufer yedi diye, hem de kendimi sucladim niye boyle birseyi simdiye kadar dusunemedik diye. Bundan sonra et konusunda daha dikkatli olmaya karar verdik. Gerekirse hayvani kendimiz alip, 4-5 arkadas toplanip kestirebiliriz belki. En azindan etin nerden geldigini biliriz. Belki de hersey icin bunu yapmak gerekiyor. Nerden geldigini sormamiz lazim. Bu sunum bunu cok guzel anlatiyor.
Zeynep… adına yakışır; tam “reset”lenilecek bir gün olmuş…
Esra… inanmayacaksın ama benim değişeceğine olan inancım yüksek. biz önce tüketen-yok eden sonra yeniden var etmeye çalışan bir ırkız. biz tükenme devrine şahit olduk-oluyoruz, bizim çocuklarımız ise sonrasını görecek.
Nilüfer… benzer bir şeyi biz de yaşadık. Mira muz yemiyordu. Zaten ez kaza yerse kabız oluyordu. Bu sene ilk defa organik pazarda bir tezgahtan organik yerli muz aldık. Bizim muz yemeyen kızımız, günde 2 hatta 3 muzu tezgaha çıkıp kopartıp, yer oldu… üstelik kabız da olmuyor. Demek sadece otla beslenmiş dana eti de satmaya başladılar oralarda… En azından tercih şansı var…
Her sözüne canıyürekten katıldığım bir konuşma… Nedense süper markette sırada beklerken insanların aldıkları gıdaları görünce umut taşıyamıyorum ben
Dünyanın parasını abuk sabuk, ne idüğü belirsiz yiyecek ve içeceklere yatırıyorlar, hayret ediyorum… Her yediğimden şüphe etmekten yoruldum. Doğal ve sağlıklı besin arayışımla evde bir düzen oturtmaya çabalıyorum, umarım başarıyorumdur. Paylaştığın için teşekkürler…
Banucuğum video paylaşımı için teşekkür ederim.. Kendi adıma çok zor bilemiyorum erkenden pes ettirdiler beni