Archive

Posts Tagged ‘ürün’

Eko-nomik bir Bakış Açısı ile Bebek Alışveriş Listesi - Beslenme

Nisan 22nd, 2011 banu 1 comment

Ada’mın gelişi ile ara verdiğim ihtiyaç listesi yorumlarıma kaldığımız yerden devam…
Eko-nomik bir Bakış Açısı ile Bebek Alışveriş Listesi - Giriş
Eko-nomik bir Bakış Açısı ile Bebek Alışveriş Listesi - Oda

2. BEBEĞİMİZİ BESLEYEBİLECEĞİMİZ YOLLAR

1964: İsrail'li bir anne

Read more…

Eko-nomik bir Bakış Açısı ile Bebek Alışveriş Listesi - Oda

Mart 28th, 2011 banu 7 comments

Eko-nomik bir Bakış Açısı ile Bebek Alışveriş Listesi - Giriş

1. BEBEĞİMİZİ UYUTABİLECEĞİMİZ YER

Mira’ya hamileyken, çok sevgili arkadaşım Yasemin’in aman ben ettim sen etme önerilerinden en çok işimize yarayanı oda üzerine söyledikleri idi. Gerçekten, piyasada cicili bicili veya bebeklikten evden ayrılana kadar kullanabileceği bir çok model arasından ne kadar özenli bir yatırım yaparsan yap, çocuğun ihtiyaçları - beğenileri 2-3 yaşını geçtim, daha ilk yılın sonunda bile çok farklılaşıyor. Eskiler işlevsizleşirken, yeni ihtiyaçları yerleştirecek yer bulunamıyor.

Read more…

Eko-nomik bir Bakış Açısı ile Bebek Alışveriş Listesi - Giriş

Mart 26th, 2011 banu 11 comments

İki hafta önce Nurturia‘da 34 haftalık olup halen oğlumuz için hiç alışveriş yapmadığımı yazdığımda özellikle yeni anne adaylarını şaşırttığımı farketmiştim. Hep böyle değildim yaşarken oldum diye açıklama getirme ihtiyacı hissetim. Mira’ya hamileyken bebek ihtiyaç listesi üzerine çok detaylı çalışmıştım. Her aldığım ürünü - kıyafetten araç gerece, fiyatından tüketici değerlendirmelerine kadar - pek ince eleyip sık dokuyordum. İhtiyacım fazlasını da almamak konusunda da dikkatli olduğumu sanıyordum. Ancak Mira büyürken gördüm ki; akıllı alımlarım kadar farkında bile olmadan pek çok gereksiz eşyamız olmuş. Pekala bir çoğu olmadan da büyüyebilirmiş Mira… Zaten ilk haftalar için bir kaç temel ihtiyacınız hazır olduğunda, hiçbir şey yeni bebek ile yaşanmaya başladıktan sonra alınamayacak kadar acil/önemli değilmiş. Hatta bu size bir çok şeye gerçekten ihtiyaç duyup duymayacağınızı yaşayarak görme fırsatını da veriyormuş.

Böyle bir tecrübe üzerine, oğlumuz için hazırlık konusunda hiç aceleci davranmadım. Mira büyürken, ikinci bir çocuk için kesinlikle kullanmayacağıma emin olduğum bir çok şeyi ihtiyacı olabileceklere çoktan ulaştırmıştım. Hatta evimizin hap kadar olmasını da bahane ederek, işe yaradığını gördüğüm ancak kısa kullanım süresine sahip veya 10 çocuk büyütebilecek sağlamlıkta eşyaları - oyuncakları da yeni bebeği olan arkadaşlarıma daha sonradan geri almak üzere ödünç vermiştim. Yeni bebek alışverişi konusunda yaptığım en önemli iş Mira’nın bebeklik eşyalarını çok alıcı göz ile tekrar değerlendirmek ve bir araya toplamak oldu, hepsi bu…

Mira’nın listesine Ada için tekrar göz atarken, Greenbabyguide.com yazarlarının hazırladığı The Eco-nomical Baby Guide kitabının ismi ve teması çok ilham verici oldu. - içeriğinde büyük bir sürpriz ile karşılaşmadım - Doğal, ekolojik, organik kavramları sadece Türkiye’de değil, dünyanın bir çok yerinde halen lüks olarak algılanırken, sağlıklı - çevre dostu - organik ürünler kullanarak çocuk yetiştirmek de pahalı bir imaj çiziyor. Oysa özümseyerek çevreyi korumaya yönelik düşünmeye başladığınızda, sadeleşmeye de başlıyoruz. Dünyamızın kaynaklarını daha az tüketirken, aslında kendi kaynaklarımızı da daha az tüketmiş oluyoruz.

Read more…

Tuvalet konusunda yardımcılar

Eylül 6th, 2009 banu 15 comments

Dün gece Adıyaman’dan döndük. Daha önce doğuya çok gittim ama bu kadar yakından görmemiştim… bu sefer ki unutulmayacak bir tecrübe oldu. Detayları anlatacağım.

Bu arada Adıyaman seyahati ile gece bez bağlama olayını da bitirmiş bulunmaktayız. Daha doğrusu ben değil de Mira bitirdi desem yeridir. Şaşırttıcı oldu, bu gelişme… Daha gittiğimiz ilk gece inat etti bezi giymeyeceğim diye… Biraz zorladım giydirebilmek için… ağladı, bağırdı… duyan boğazlıyorum sanmıştır. kaldığımız otel dağ başında olunca, etrafta ses namına bir çıt olmayınca, bir de sıcaktan cam da açık olduğu için bağırmaları Nemrut’un tepesinden duyulmuştur, eminim… Öylece pes ettim. “sabaha çiş içinde uyanırız, otel de bunu fark edecek kadar temiz değil zaten” dedim. Sarıldık uyuduk. Gece 2 gibi oturmuş gözünü dikmiş, bana bakarken buldum. “Çiş” dedi, kucağıma almam için kollarını uzattı, tuvalete götürdüm, hemen çişini yaptı. Sabah kuru kalktı. Sonraki günlerde hiç savaşmadım. Bez de takmadık. Gece 12 - 2 arasinda bir yerlerde bir kere kalkıp, çişe götürttü kendini, sonra meme emdi ve uyudu.

Read more…