Archive

Archive for the ‘günce’ Category

Anneanne OnAir :)

Mart 26th, 2009 banu 5 comments

- bu blogun kumanda paneline daha dün girebiliyordum, şimdi şifre soruyor, ne yazacağım?
- gmail şifren ile giriyordun ya anne…
- aaa… herşeyi aklımda mı tutacam ben… sana soracam tabi ki…

… derken annem sonunda bloglamaya başladı. Evden şapkalarını yüklendi geldi. Hatta hızını alamadı benim dolaplarımı da döktü. Ben de netlemesi bozuk fotoğraf makinam ile çektim fotoğraflarını…

Artık annemin sayfası FAZODesign resmen yayında, sizi de bekleriz :)

Ferrarimi sattım… Kendime tek taş aldım…

Mart 23rd, 2009 banu 7 comments

Bir çok evde olduğu gibi, bizde de, benzinciden hediye oyuncak bir Ferrari var. Geçen evdeyiz. Annem ile mutfakta çene çalıyoruz. Mira’da yanıbaşımızda araba sürüyor. Vınn… Ferrari gidiyor. Pıtı pıtı… Mira koşarak getiriyor. Derken bir kaç dakikalığına önce Ferrari’nin, ardından Mira’nın sesi kesiliyor. Bir bakalım ne yapıyor diye mutfaktan kafamızı uzatıyoruz ki… Mira’cım koridordan koşarak geliyor. Parmağında siyah conta gibi bir şey, eli önde anneme “ıhhh” (bak) diyor. Parmağındakine dikkatle bakıyorum. Bizimki Ferrari’nin ön tekerini sökmüş, parmağına yüzük yapmış :D

Mira’nın gözü hep benim takılarda… Kolyemi alsın, kafasından geçirsin. Yüzüklerimi kapsın, parmağına taksın. Bilekliklerimi koluna geçirip, düşmesin diye el havada gezsin. Annem “Kızımı kokoş yapamadım. torunumu yapacam” diye dalga geçip duruyor. “Özellikle uğraşmana hiç gerek yok, zaten sana benziyor” diyorum…

Bizim komik kıssadan, iki küçük hisse… Birincisi, bizim başımıza gelmedi ama parçaları ayrılabilen oyuncakları oynarken gözünüz üzerinde olsun. Yutmaya kalkabilir. Boğazına kaçabilir… İkincisi, Damla’nın Kitubi’deki Cinsiyet ayrımcılığı yapmayan nesiller yetiştirmek? başlıklı yazısını okuyun. Anne baba olarak bizim güzel kızım veya aslan oğlum diye abartılı davranışlar sergilememize gerek yok. Bir yaşını geçtikten sonra çocuklarımız zaten yavaş yavaş cinsiyetlerine göre taklit etmeye başlıyorlar. Yoksa nereden bilecek bizim sıpa lastiği yüzük yapıp parmağına takmayı… Bu arada bugun sabah bir baktım. Yine sökmüş lastiği, takmış parmağına ama beğenmemiş ki… Tekrar arabaya takmaya çalışıyor. Tabi beceremiyor, uzatıyor bana “ıııhh” (tak yerine) diye :)

Yiğit Paşa’nın doğumgünü

Mart 19th, 2009 banu 7 comments

Yeni hafta sonu kapıya dayanmışken, ben yine geçen hafta sonu diye başlayan bir yazı yazmaya başlıyorum. Acilen günün 25 saate ve haftanın da 8 güne çıkartılmasını talep ediyorum. Aklımda evde ve işte yapılacak yüzlerce proje, çekmek istediğim binlerce fotoğraf, yazmak istediğim onlarca yazı… Hiç birine elim gitmiyor… İşyerimde bir haftada bir mektubu ancak yazdım. Ev tarumar. Mira’cıma sarılıp, kıvrılıp uyuyasım var. Ama Mira’nın hiç uyuyası yok… Fotoğraf makinamın netlik ayarı bozuldu. Fotoğraflarım da aklım gibi pek bulanık…Tamire götürmeye korkuyorum. Çok bozuğum çok…

Uzatmayayım… Geçen hafta sonu Görkem’lerde Yiğit’in 1. yaşını kutladık. Bizim bebek çetesi tam kadro bulunamadı ne yazık ki… Selin yurtdışındaydı… Emre hastaydı… Arda‘cım gece ateşlenmişti… Çınar ve Mira temsil ettiler çeteyi :) Yiğit paşa da bir gece önce başlayan kutlamalar sonucu biraz halsizdi… Ama anneannesinin doping çorbası ile hemen kendini toparladı. Clark Gable gülüşünü yüzünden eksik etmedi. Günün en güzel sürprizi ise Nilsu ile tanışmak oldu…

Categories: buluşma Tags: ,

Bir Pazar klasiği

Mart 12th, 2009 banu 8 comments

Bu sene Cenk’in en yoğun çalıştığı gün: Pazar… Mira ile ben hep başbaşayız.

Geçen Pazar da işe giderken uyandırıyor bizi… Kahvaltıdan sonra, annem ile anneannemlere doğru yol alıyoruz. Yol üzerinde 20 dakika - 20 günlük Yiğit bebeği sevme - annesine moral verme molası ve sonrası anneannemin evinde Pazar günü kadınları buluşması… Anneannem, yengem, annem, ben ve Mira… Hava da çok güzel içim gidiyor. Anneannemi de alıp dışarı çıksak diyorum… Ama dinletemiyorum. 80 yaşından sonra geçirdiği 3 bel ameliyatı yüzünden o merdivenlerden inmesi gözünde büyüyor da büyüyor. Önce “zaten hava da kapandı” diyor. Sonra “sen evinden çıkarsan, burayı kiraya verir, ben senin evine taşınırım, düz ayak ne güzel olur” diyor… “ne güzel olur” diyorum. Yüksek tonlarda sohbet ediyoruz. Yiyoruz, içiyoruz.

Read more…

“Ve her çocuk aslında müzikaldir”

Mart 5th, 2009 banu 10 comments

“Müzik insanların doğasında vardır ve her çocuk aslında müzikaldir” demiş Yapıncak… Başka güzel şeyler de demiş… Çocuk ve Dünyası’ndaki röportajında

Videoyu, Mira’cım 10 aylıkken, Avusturya dönüşü Atatürk Havalimanı Garanti Lounge’da iç hat bağlantısını beklerken çekmiştim. Çok uzun zamandır “müzik duyunca dans ediyor bu kız” diyor… sonra “yok canım sallanması tesadüf galiba” deyip geçiştiriyorduk. Sonra sonra farkettik… sadece dans etmek ile kalmıyor, şarkı da söylüyor :) Son bir kaç aydır ise tutabilene aşkolsun.

Annem “kime benziyor ki Mira… ne annesi, ne babası oynar… bu kız çok oynak…” diye takılıyor bize… Aslında yanılıyor, Mira bize çok benziyor. Biz dans konusunda beceriksiziz ama hevesliyiz… Sadece sosyal ortamlarda ifşa etmiyoruz kendimizi… Mira’ya ise saklanmıyoruz :) Öte yandan iyi müzik dinleyicileriyiz… Daha doğrusu yıllar geçtikçe, olgunlaştıkça, oluyoruz… Bir bakmışız büyümüşüz. Çocukluğumuzun metal albümlerinin yanına yıllar içinde önce klasik rockları, bluesları, sonra sonra jazzları, derken klasikleri ve dünyadan güzel etnik tınıları da eklemişiz… Daha çook fırın ekmek yemek lazım… neyse…

Read more…

Arda’nın doğumgünü…

Şubat 23rd, 2009 banu 1 comment

Haftasonu Raporu - 1

Cumartesi…

Sarı şekerimiz Arda‘nın doğumgününü yine bebişlerimiz bir arada… muhteşem bir pasta ve harika bir sofra eşliğinde kutladık. Sevgili Burcu iyi ki anne olmuş ve iyi ki tanışmışız.

Bu aralar bizi hareketli günler bekliyor. Bütün bebeklerin doğumgünleri peşpeşe sıralanacak. Bunun sonucu bizler de geçen seneki kilolarımıza geri döneceğiz  :)

Read more…

Categories: buluşma Tags: ,

1. YaŞGüNü PaRtiSi

Şubat 20th, 2009 banu 21 comments

Geçtiğimiz Cumartesi - 14 Şubat’ta - Mira’mızın doğumgününü iki parti ile kutladık… Bu haftayı da fotoğraf albümlerimizi toparlamaya adadım.

İlki kutlamamız Mira’nın (ve benim) arkadaşlarımlaydı… Burcu-Arda (11,5 ay), Sermin-Çınar (11 ay), Sibel-Emre (13,5 ay), Çiğdem-Selin (12,5 ay), Görkem-Yiğit (11ay), Itır-Arda (8 ay), Kıvılcım-Çınar (14,5 ay), Yasemin-Karya (4 yaş), kızımın Elif, Sibel, Selen ablaları günümüzü güzelleştirdi. Tüm bebeklerimizi yine çok büyümüş gördüm. Ayrı ayrı anlatmayacağım, fotoğraflar yeteri kadar anlatıyor :) Yanlız fotoğraflarda eksik olan Emre Alp’in Mira’ya su içirmesi olayı var ki bunun video kaydı mutlaka Çiğdem’den alınıp bloga eklenmeli… Bu arada Karya’dan özel olarak bahsetmem lazım. Karya; benim ortaokuldan bu yana en yakın arkadaşım Yasemin’in kızı, bizim ilk gözağrımız… Geçenlerde 4. yaşını kutladık. Karya, Mira’nın doğumgünü partisi boyunca en başta Mira olmak üzere tüm bebekler ile ilgilendi. Onlar ile oyunlar oynadı. Yasemin’e de söyleyemedim ama pek duygulandım. İnşallah Mira’cım da ileride senin gibi sevecen, tatlı bir abla olur…

Read more…

Mira’cım 1 yaşında :)

Şubat 11th, 2009 banu 30 comments

Geçen sene bugünler de… Mira’mı ilk defa görmüşüm. Koklamışım. Bir melek olsa ancak Mira gibi ışıldayabilirdi demişim.

Hala ilk günlerdeki gibi ışık saçıyor… Şimdi şimdi anlıyorum ki, herzaman da ışıldayacak. Onun bu ışıltısı beni hep herşeyden daha iyi, daha güçlü, daha mutlu, daha anlayışlı, daha sorumlu, daha olgun, daha affedici, daha huzurlu yapacak…

Düşündükçe mucizesi karşısında gözlerim doluyor… Hatta mutluluktan burnumun ucu sızlıyor…

Read more…